19 Mart 2012 Pazartesi

Keçe bardak altlıklarım ve bahar...


Uzuuunca ve gayet soğuk geçen bir kıştan sonra nihayet bahar kendini hissettirmeye başladı. Harika bir mevsim değil midir bahar, yenilik, tazelik, canlılık katar insana, silkinip kendine gelme hissi verir. Biz de bu haftasonu kırlara, bayırlara attık kendimizi. Naz zaten bayılıyor kumla, çakılla, otla, çimenle oynamaya, saatlerce öyle kalabilir yani. Mevsimin kış olması bizi hiç etkilemez, yaz kış demeden termusa çayımızı doldurur, beğendiğimiz herhangi bir yerde veririz molamızı. Arabamızın arkasında her daim hazırdır sandalyelerimiz. Marmaris gibi bir yerde yaşıyorsanız da zaten doğanın tadını yaz kış demeden çıkarmalısınız. Ve " aman şimdi çocukla nereye gideriz, üşür hasta olur, rahat edemeyiz" cümlelerini hiç kurmadık biz.Yaşantımıza uydurduk kızımızı da. Ne kadar kasarsanız o kadar kasılırsınız neticede. Naz  3,5 aylıktı ilk tatiline çıktığında. Şezlongta keyif yaptı, herkesin ilgi odağı oldu,turlara katıldı, gezdi dolaştı adım adım Kıbrıs'ı , çok da  memnundu halinden.



İkinci tatilimizi " Hasta olur çocuk oralarda, ne işiniz var"lara karşı 8,5 aylıkken yaptık. Hem de Kayseri Erciyes' te. Yine çok güzeldi, çok keyifliydi, karın tadı doyasıya çıkarıldı. " Günaydın Naz, nasılsın Naz..." ilgi odağı olmayı yine başardı.Kimi görse gülümser, gözlerine odaklanır ve kendisine baktırmayı, gülümsetmeyi illaki başarır benim kızım.

Bu da bu haftasonuna ait bir resim.  Unutmadan biz bol bol turpotu, gelincik otu, ebegümeci ve ısırgan topladık. Seviyorsanız tam vaktidir derim. Papatyalar ve gelincikler de unutulmadı tabi. Heryeri doldurmuşlar güzellikleriyle.


 Badem ağaçları çiçek açmış.


 Keçe bardak altlıklarım, yeni yapıldı. Uzun zamandır proje aşamasındaydı, sonunda başına geçebildim. Yapımı çok kolay, kelebek kalıbı çıkarmanız ve yuvarlaklar kesmeniz yeterli. Gerisini yapıştırıcıya bırakın.




                     Mutfağımdaki saksıda yetiştirdiğim nanelerim....

 

Terasımda da pırasa, soğan, sarımsak, dereotu, roka, tere ve enginar yetiştiriyorum. Siz de deneyin. Tazecik, mis kokulu oluyorlar ve kendi yetiştirdiğiniz şeyi yemek harika. Üstelik toprakla uğraşıyorsunuz. Biz tek saksıyla başladık, şimdi koca koca saksılardan kaç tane var, sayısını bile bilmiyorum.İnsan bi kere bulaşınca kopamıyor. Çünkü toprak azıcık ilgiye bile karşılık veriyor. Geçen yıldan tohumları düşen domateslerimiz bu yıl kendiliğinden çıkmayı başarmış. İnsan hayran kalıyor.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız benim için çok değerli ve önemli. Her yeni fikrin, görüşün, düşüncenin bana katacağı birşeyler mutlaka vardır. Hepinize teşekkür ederim.