20 Ekim 2013 Pazar

"Bayram" deyince ben, susamadım bir türlü...

Bayram Kurban Bayramı olunca "en çok tıklananlar" da ilk sıraları etli kebaplar, kokoreçler, kuzu gömleği dolmaları almış...
Çok şükür bir bayrama daha erdik ve geride bıraktık bile...Bayramlarla ilgili olan düşüncelerime girmek bile istemiyorum şu an, zira ne çocukluğumda, ne de gençlik yıllarımda çok da hoş bayramlar geçirmedim hiç...Eksikti hep...Herşey... Annem varsa babam yoktu, babam varsa annem...Babaanne, dede, anneanne, hala, teyze, amca, dayı, kuzen...Hepsinden çokça vardı ama hiç yoktular, hiç olmadılar, hiç...Nefret ettim bayram sabahlarından o yüzden, o yalnızlıktan, o tek başınalıktan, yalnızca annenle bir yerlere gidecek olmaktan yada gidecek bir yer olmamasından...Sabırla bekledim hep 2. gününü, 3. gününü adı bayram olan o mutsuz yalnız günlerin...Üçüncü gün de sona erdi mi mutluluktan kanatlanıp uçasım gelirdi. Çünkü bir kez daha bağırır, delicesine haykırır bayram sabahları yüzünüze tüm yalnızlık ve çaresizliğinizi, tokat olur, yağar bir kez daha...
Bugüne gelince, kimseyle hesaplaşmalarım yok artık, affettim, geride bıraktım herşeyi, bunu önce kendim için yaptım, çünkü onca ağırlıkla yaşanamazdı. Annemin ölümüydü herkesin kafasına dank! eden, herkesi pişmanlık dolu, yaşlı gözlerle ve vicdanlarıyla başbaşa bırakan...O gün bugün herkes yanımda, lakin neye yarar en sevdiğim çok uzaklardayken...
Bayram ziyaretine gittiğimde teyzelerimde görmeye çalışıyorum annemi, itiraf ediyorum. Kardeş ne de olsa, benziyor illaki bir bakışı, tebessümü, elleri, kelimeleri, çocuk halleri...Görmeye çalışıyorum ve yakaladığım birkaç an beni rahatlatıyor. Fotofraflarını çekip beynime kaydediyorum hepsini...
Kaç kişi anlamıştır bu anlattıklarımı bilemiyorum, belki de çok saçma değil mi?...
Annelik gibi bişey bu işte, yaşamayan anlamıyor malesef!
Yazının 3. cümlesinde hiç girmeyeceğim bayram muhabbetine deyip ardından bu yazılanlar da ne?...
Neye niyeet, neye kısmet...
Bu yazının kaderi de bu kadarmış, yeni bir tarif değilmiş neticesi.
Geçmiş bayramlarınız kutlu olsun efendim...

1 yorum:

  1. Anlıyorum seni Melikecim, annenden ya da babandan , yitirdiğin hangisiyse, tanıdık bir görüntüyü, amcanda görürsün babanı ve onunla gidermeye çalışırsın özlemini, gitgide amcan mı babana benzemektedir, yoksa senin artan özlemin mi,zihnin mi oyun oynamaktadır sana , yanılsama mıdır, gerçek midir , her neyse seversin onu , ta ki amcanı da yitirdiğinde bir daha yitirirsin babanı :( Allah sana ve sevdiklerine uzun ömür versin Melikecim :)

    YanıtlaSil

Yorumlarınız benim için çok değerli ve önemli. Her yeni fikrin, görüşün, düşüncenin bana katacağı birşeyler mutlaka vardır. Hepinize teşekkür ederim.