1 Nisan 2013 Pazartesi

Kuru domatesli ıspanak

Güzel bir pazar gününden sonra, haftanın ilk gününde değişen saate alışmak zaten zorken, bir de okul giriş- çıkış saatlerim, tenefüslerim, her bişeyim pek bi  değişince biraz zor bir pazartesi yaşadım diyebilirim. En güzel yanı ise akşamın geç olması. Havanın erken kararmasını seven biri değilim, gündüz insanıyım ben, güneşi seviyorum. O gökyüzünden ayrıldı mı benim de bütün enerjim kayboluveriyor sanki...
Üstelik bir de bu sabah Naz uğurladı beni, boynunu bükerek...Al sana harika bir hafta başlangıcı!
Değişiklik severim ama hayatımdaki rutinden sıyıran değişiklikleri değil. İşte o zaman geriliyorum, rahatsızlık duyuyorum adeta. Evde eşyaların yerini değiştirmeyi, farklı yemekler, farklı tatlar denemeyi falan severim. Ama bir araba değiştirecek olalım, ya da şehir, yada ev, üzülürüm, ayrılmak istemem, anılarımı düşünür, bolca hüzün yaratırım kendime. Arabasıyla bile böyle derin bağ kuran bir insan saatler bir saat öte kayınca neler yaşamaz!
Mutsuzluk diz boyu!
Neyse daha da güzeli , yani bugünün müthiş keyifli yanlarından biri baharın artık kendini iyice hissettirmesi. Balkondayım, çayımı yudumluyorum büyük bir keyifle, eşimin bize en son sürprizi, şen sesli kanaryamız Kıpırcık başlamış şarkılar söylemeye...Of, daha ne isterim.
Kıpırcık adı çok hareketli bir olmasından dolayı tarafımdan uygun görüldü kendisine... Ben onunla "annecim nasılsın, çok güzelsin bugün yine" diye konuşmaya başladıkça Naz da yanımıza yaklaşıyor, dediklerimi aynen tekrar ediyor, "annecim..."
İşte biraz böyleyim ben, aldım kattım hemen onu da aileye, bak kuş bile diyemiyorum, aileden biri işte, hani neredeyse nüfusa kaydettireceğim, öyle seviyorum, sahipleniyorum keratayı...


Bu yıl nefis ıspanaklar yedim ve yaptım, hepsi birbirinden güzel. Bu son noktayı koydu, en çok bunu sevdim sanırım, ya da ben içinde ıspanak olan herşey için aynı şeyi söylüyorum...Bizzat kendi katkılarımla, en öz, en sakin ıspanak hali:

  • 1 kase kuru domates
  • 1 büyük kuru soğan
  • 1 diş sarımsak
  • yarım kg ıspanak
  • zeytinyağı
  • tuz, karabiber
Küp küp doğradığınız soğanı ve sarımsağı yağda çok az kavurun.
Kuru domatesi 5 dakika kadar kaynar suda bekletin, sonra çıkarın ve dörde bölerek iri parçalar elde edin.
Domatesi tencereye koyun ve şöyle bir kavurun. Yıkayıp doğradığınız ıspanağı da tencereye ekleyin ve kısık ateşte kendi halinde pişmeye bırakın. Altını kapatmadan önce tuzunu da ekleyin. İster sıcak ister soğuk, her ikisi de nefis...Yoğurt dahi istemiyor, o kadar diyorum...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız benim için çok değerli ve önemli. Her yeni fikrin, görüşün, düşüncenin bana katacağı birşeyler mutlaka vardır. Hepinize teşekkür ederim.